Gürol yine söz alarak günümüzde bu
örnekteki durum oluştuğunda herkesin şüphe etmesi gerektiğini söyledi; suikast gerçekten yapıldı mı, tetiği çeken
kişi yakalandı mı, ifadesinde neler söyledi gibi konuları gerçekten bilmemize
pek imkân olmadığını, kamuoyunu ikna etmek için öne sürülen savlara göre
değerlendirmenin çoğu zaman boşa çıktığını belirtti. Çoğu komplonun gerçek
sahiplerinin asla ortaya çıkmayacağı fikrine alışmamız gerektiğini söyledi.
Burcu bu durumda komplonun sonuçlarına
göre akıl yürütmenin mümkün olup olmadığını sordu.
Ümit artık bu yöntemin de işe
yaramadığını, sonuçların kimin faydasına olduğunun artık pek bir anlam ifade
etmediğini ve komployu kuranın bu işten fayda sağlayan taraf olmayabileceğini
söyledi. C ülkesi A ülkesinde kendisinin fayda görmeyeceği, B ülkesinin fayda
göreceği bir komplo kurarak B’yi zor durumda bırakmak için hareket edebilirdi.
Bu durumda kısa vadede B fayda sağlamış gibi görünür, ama okları üzerine çekeceğinden
orta vadede zarar görebilirdi. Bu nedenle komploları çözmenin ancak uzun vadede
mümkün olabileceğini söyleyen Ümit, çözebilmenin ön şartının da komplonun
istenen sonucu elde etmesi olduğunu açıkladı. Bir komplo, örneğin bir suikast,
başarılı olmuş ama komployu kuranın amacını gerçekleştirmesini sağlamamışsa
mantık yürüterek çözmek mümkün olamazdı.
Burcu bu defa komplonun doğası bu
kadar karmaşık, hatta çözülemez ise neden çözmeye çalıştığımızı sordu.
Komplolar genelde gücü veya bilgiyi elinde bulunduranlar tarafından yapılıyorsa
akıl yürütme yoluyla çözülemez, çünkü verilerin önemli bir kısmı gizlidir dedi.
Ümit komplo teorilerini bir nevi
bulmaca olarak gördüğü için konuya ilgi duyduğunu itiraf etti.
Gürol politikada kullanıldığı için
komplo teorilerini anlamak gerektiğini, kendisinin politikaya ilgisi nedeniyle
komploları, en azından doğasını anlamak istediğini söyledi.
Ben komplo kurmanın insan zihninin en
karanlık dehlizlerinden biri olduğunu söyleyerek insanı tanımak için onun her
yaptığını çözmek gerektiğini, ayrıca komploların hayatımızı yönlendirmesinden
rahatsız olduğumu anlattım. Ayrıca bu konuda tartışma açmamın bir de gizli
sebebi olduğunu, bu tartışmaların çiftlik hakkında ortaya atılacak komplo
teorileriyle baş etmek için bir nevi donanım sağlayacağını umduğumu söyledim.
Burcu o zaman komploya uğramamak için
ne yapmak gerektiğini sordu.
Didem komplocular için değerli hiçbir
şeye sahip olmamak bunun için yeterlidir dedi. Gürol itiraz ederek çiftlik gibi
orta vadede olmasa da uzun vadede tehlikeli bir eğilim başlatabilecek bir yerin
bile hedef seçilebileceğini söyledi. Sadece para, değerli kaynaklar veya gücün
değil fikirlerin de komploya uğraması mümkündür dedi.
Ümit ise kendi aklına gelen tek çözümün
açıklık politikası olduğunu söyledi. Örneğin çiftliğin muhasebe kayıtlarından
bu toplantı kayıtlarına kadar her şeyi şeffaf biçimde halkın erişimine açarsa
komploya uğrama ihtimalinin azalacağını, kendisi hakkında kurulacak komplolar karşısında
da kendisini savunmasının daha kolay olacağını belirtti.
Toplantı sonunda bir süreliğine Aydın’daki
çiftliğe gidip yardımcı olmam gerektiğini, bir süre toplantılara giremeyeceğimi
söyleyip herkesle vedalaştım. Zabıt katipliği görevini ve elimdeki zabıtları
Burcu’ya verdim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder